DİĞER
Edebiyatımız bu çeşit bir boyun eğmiş yazarlar mezarlığıdır; o nedenle geçmişe baktığımızda yeniden okuma gereği duyduğumuz birkaç isimden fazlası çıkmaz
Yaşayan en önemli Marksist edebiyat kuramcılarından Terry Eagleton'ın, sömürgecilikten günümüze, bütünlüklü bir tanım yapmanın neredeyse imkânsız olduğu "kültür"ün serüvenini ele aldığı kitabından tadımlık bir bölüm yayınlıyoruz
Bugün artık soru şudur: Polemik, tarih sahnesinde bulunma imkânlarını yitirmiş midir; ki yitirmiş olsa gerektir. Bunun için gerekli “taraflar” epeydir tasfiye olmuşa benzer...
Siyaset yüklü fikirlerle çarpışmadan edebiyat ve kültür hakkında konuşabilir misiniz? Elbette konuşabilirsiniz, ama bunun için bir parça kıvraklık gerekir. Peki, bunu hiç denememeli misiniz?
Şimdi “bu topraklarda” hem Sabahattin Ali'nin Kuyucaklı Yusuf'unu hem de Balzac'ın Goriot Baba'sını okumuş binlerce kişi vardır. Ne var ki, ben bu iki romanın nerdeyse “özdeş” bitişini birbiriyle kıyaslayan herhangi bir yazı görmedim...
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık